.

.

,

,

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.































2 Mart 2009 Pazartesi

ÖMER LÜTFİ METE



Ömer Lütfi Mete
...
59 yıllık hayatıyla 18 Kasım 2009′da ayrıldı aramızdan. O bir şairdi, bir yazardı, senaristti, dava adamıydı, fikir sahibiydi… Biraz da bizim Ömer Abi’mizdi. Hoş sohbetiyle, ak sakallı dervişiydi modern zamanların. Yusuf’u anlattı bize, sevmeyi anlattı, Müslümanlığı anlattı, zulümleri anlattı, o hep bir şeyler anlattı, biz hep dinledik.
Çizme filminin senaristiydi örneğin. Bir inanç uğruna geçecek ömür, sekteye uğratıldığında nasıl dert olur insanın yüreğine, öyle güzel anlatılabilirdi ancak, anlattı Ömer Abi.
Gülün Bittiği Yer filminin de senaristiydi. Cüneyt Arkın’ın başrolünü oynadığı filmde, 12 Eylül’ün ülkücü nesilde açtığı yaraları, psikolojik toplumsal travmayı resmetti bu kez. Bizdendi, bizim sesimiz oldu Ömer Abi.
Kurtlar Vadisi Irak, The İmam gibi filmlere de imza attı. Her filminde, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın dediği gibi ‘sorumluluğunu taşıdığı fikrin adamı‘ oldu hep.
Televizyonda izlenmeye değer şeyler sundu bize Ömer Abi. Deliyürek, Ekmek Teknesi, Eşref Saati, Kurtlar Vadisi ve daha pek çok ‘kaliteli’ diziyi taşıdı ekranlara. Senaryolarını yazdı, yardımcı yönetmen oldu. O dizilerle mesaj verdi hep, hakikat bildiği gerçekleri haykırdı televizyon kanalıyla. Kurtlar Vadisi ile Ömer Baba’yı, Deli Yürek ile Kuşçu’yu soktu hayatımıza. Ömer Lütfi Mete, geçip giden gün içinde hikmetten mahrum gönüllere iki kelâm da olsa aşk sundu.
Geride bıraktığı o kadar çok şey var ki. Yazılabilenler madde kisvesine bürünmüş olanlar. Gönlümüzde bıraktıklarını, açtığı yolları, bir yıldız gibi kayıp gidişini anlatmak ne mümkün..
Allahsız Müslümanlık kitabıyla ‘Ey iman edenler, iman edin’ hükmünü yeniden hatırlattı adeta. Çığlığın Ardı Çığlık’ta, 12 Eylül’e dair aşkları, mücadeleyi, inancı, azmi romanlaştırdı. Milliyetçilik – Milliyetsizlik kitabı, her yana çekilmeye müsait kavramlara Müslümanca ve hakça bir bakıştı. Art arda yazdığı ‘derin devlet’ konulu kitaplarıyla devletin içinde kümelenmiş millet düşmanı yapılara dair bildiklerini paylaştı. Hacı Yağı İle Parfüm Arasında kitabında, artık kanıksanan ve moderniteye kurban edilen ‘hassasiyetlerimiz’i ele aldı. O hep anlattı…
Ömer Abi korkmadı bir şey yaparlarsa diye, çekinmedi tenkit ederlerse diye, o sağına soluna bakmadan, ‘inandığı gibi dosdoğru’ yaşadı. İmanını da, aklını da, fikirlerini de, bu gibi kaygılarla hiçbir tahakküm altına aldırtmadı.
Babıali’de Sabah, Bizim Anadolu, Tercüman, Türkiye, Yeni Haber, Orta Doğu, Yeni Şafak, Ayyıldız, Yeni Binyıl, Sabah gibi gazetelerde yazdı. O tahakküm altına girmediği için, Fatih Altaylı marifetiyle Sabah’taki işine son verilen bir gazeteciydi. İntihar eylemleri üzerine bir deneme yazmasının ardından Yeni Şafak’taki görevine son verildi.
Büyük bir şairdi Ömer Abi. Akla ilk gelen, Gülce gibi ölümsüz bir şiir bıraktı geride. O aslında, Cahit Zarifoğlu’nun ‘yedi güzel adam‘ tabiriyle sembolize ettiği muhlislik vasfına erenlerden biriydi. Nur yüzlü, güzel sözlü, koca yürekli bir eren…nizam-ı alem. emir şenel.
Gülce
Uçurumun kenarındayım Hızır
Ulu dilber kalesinin burcunda
Muhteşem belâya nâzır
Topuklarım boşluğun avcunda
Derin yâr adımı çağırır
Kaldım parmaklarımın ucunda
Bir gamzelik rüzgâr yetecek
Ha itti beni, ha itecek
Uçurumun kenarındayım Hızır
Civan hazır
Divan hazır
Ferman hazır
Kurban hazır
Uçurumun kenarındayım Hızır
Güzelliğin zulme çaldığı sınır
Başım döner, beynim bulanır
El etmez
Gel etmez
Gülce’m uzaktan dolanır
Uçurumun kenarındayım Hızır
Gülce bir davet
Mecâz değil
Maraz değil
Gülce bir afet
Peri değil
Huri değil
Gülce beyaz sihir
Gülce ölümcül naz
Buram buram zehir
Yâr yüzünde infâz
Bir gamzelik rüzgâr yetecek
Ha itti beni, ha itecek
Güzelliğin zulme çaldığı sınır
Uçurumun kenarındayım Hızır
Ben fakir
En hakir
Bin taksir
Ateşten
Kalleşten
Mızrakla gürzden
Dabbetülarz’dan
Deccal’dan, yedi düvelden
Korku nedir bilmeyen ben
Tir tir titriyorum Gülce’den
Ödüm patlıyor Gülce’ye bakmaktan
Nutkum tutuluyor, ürperiyorum
Saniyeler gözlerimde birer can
Her saniyede bir can veriyorum